BTÜ Konuşmaları’nın 4’ncü bölüm konuğu Boğaziçi CERN ATLAS Takım Lideri ve KAHVELab Yürütücüsü Boğaziçi Üniversitesi Fizik Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Erkcan Özcan oldu. Bilim ve teknolojinin gelişimine dair önemli paylaşımlarda bulunan Özcan, Bursa Teknik Üniversitesi’nin (BTÜ) yenilikçi ve ileriye doğru bakan anlayışının öğrenciler adına çok değerli olduğunu söyledi.

BTÜ Konuşmaları kapsamında, akademisyen, bilim insanı, sanayici, iş insanı, bürokrat gibi alanında uzman yetişmiş insan kaynakları öğrencilerle buluşmasını sürdürüyor. Mimar Sinan Yerleşkesi’nde Doç Dr. İbrahim Özsarı’nın moderatörlüğünde gerçekleşen buluşmanın bu haftaki konuşmacısı, Boğaziçi CERN ATLAS Takım Lideri ve KAHVELab Yürütücüsü Boğaziçi Üniversitesi Fizik Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Erkcan Özcan oldu. Olağandışı anlatımıyla ‘Türkiye’ye fiziği sevdiren kişi’ olarak da anılan Erkcan Özcan, ‘Gelecek 100 Yılda Bilim ve Teknoloji’ başlığını paylaştı. Son 100 yılda kendisini heyecanlandıran pek çok gelişmenin olduğunu aktaran Özcan, “Higgs Bozonu’nun keşfi böyle bir adımdı. 1950’lerde öngörülmüş bir parçacığı, 2010’ların başına kadar sabırla arıyoruz ve en sonunda da bir sonuç elde ediyoruz. Bu beni çok heyecanlandırdı ve bu yolculukta olduğum için çok şanslı olduğumu düşünüyorum” dedi.

Higgs Bozonu’nun ardından heyecanlandıran diğer bir keşfin ‘yerçekimi dalgalarının gözlenmesi’ olduğunu kaydeden Özcan, “Bu keşifle daha önce bakmadığımız gözle evrene bakmaya başladık. Bu keşif sayesinde farklı bir ölçüm yöntemiyle, evrenle ilgili bilgi alabileceğiz. Bununla birlikte yerçekimi teleskopları gelecek. Yerçekimi teleskoplarıyla, galaksilerden alacağımız veriler değişik bir şekilde artacak hatta evrenin ilk başlangıç anlarının verileri görülebilecek. Çığır açmak açısından yer çekimi dalgalarının keşfi çok önemli. Basında anlık patlamalar yapan gelişmeler beni heyecanlandırmıyor ama çığır ve kapı açan gelişmeler çok heyecan verici” dedi.

“Akılcı Bakış Tarzı Bilim Adına Çok Şey Kazandırdı”

Türkiye’de son yüzyılda gelinen bilimsel aşamayı değerlendiren Erkcan Özcan, “Yıllar içerisinde dönüp baktığımda cumhuriyetin kurulma felsefesi içinde çok önemli bir parça var; o da akılcılık… Yani olaylara oldukları gibi bakmak, kendi bakış felsefenize göre hareket edememeniz. Cumhuriyetin akılcı bakış tarzı sayesinde çok önemli kazanımlar elde ettiğimizi düşüyorum. Benim ülkem, akılcılığı sahiplendiği için Newton da Einstein da benimdir. Diğer ülkelerden bilim insanlarıyla bir masaya oturduğum zaman hiçbir şekilde geri durmam çünkü ben Türküm ve en iyisini yapıyorum. Ülkemin vatandaşı olmaktan gurur duyarken, bir yandan da bunları evrensel bir potada eritebilecek bakış tarzım var. İşte cumhuriyet bana bu iki şeyi verdi; biri kimlik diğeri de bunları bir potada eritebilecek akılcılık. Bence doğru yönde ilerliyoruz. Bulunduğum yerle gurur duyuyorum ve sahiplenip en iyisini yapmak için çalışıyorum” şeklinde konuştu. 

“Bulunduğunuz Yerin Artılarını İyi Bilin”

Başarının iki anahtarı olduğunu birincisinin şans diğerinin ise bir konuya kendini vakfedip ter dökmek olduğunu dile getiren Erkcan Özcan, “En kısa sürede, en çok üretkenliği yapmak istiyorsanız bulunduğunuz yerin artılarını ve zayıflıklarını bir kenara yazacaksınız. Artıları parlatacak fikirleri alıp, beyin fırtınasıyla bir yere getirip, ileri gideceksiniz. Bursa örneğine baktığımızda tarihi yoğun olan, endüstri anlamında çok iyi yerlerde bulunan ve en önemlisi genç, dinamik ileriye doğru bakmak isteyen Bursa Teknik Üniversitesine sahip. İşte dünyanın gidişatı ile bu artıları birleştirip oradan startup kuracaksınız” ifadelerini kullandı. 

“İlk Adımınız Donanım Olsun”

Mühendisliğe doğru giden adımları sıralayan Erkcan Özcan, “Herhangi bir sisteme baktığınızda onun daha iyi nasıl yapabileceği ile ilgili hayal kurabiliyorsanız, mühendislikle alakalı ilk adımı atmışsınız demektir.  Yani ilk adımın şartı, donanım. Bundan sonraki adım ise onu nasıl yapacağınızdır. Burada ise bazı temel bilgileri bilmeniz gerekiyor. Böyle bir bakışla, temel bilim eğitiminden gelecek olan donanımı birleştikten sonra üretken oluyorsunuz. Üretken olduktan sonra ise kendi kendini döndüren çark oluşuyor ve hep bir adım daha üste çıkıyorsunuz. Üretmenin hazzını bir kere aldığınız zaman da duramıyorsunuz” diye konuştu.

Kendisinin motivasyon kaynağından da bahseden Özcan, şunları sözlerine ekledi: “Yaptığım işi seven bir insanım ve bu işi güzel yapabildiğim için insanların beni takdir etmesinden dolayı da çok mutluyum. Çok büyük hedeflerinizin olmasına gerek yok yaptığınız işten haz aldığınızı keşfedince başka motivasyona ihtiyacınız kalmıyor.”