Deniz Salyası İçin BTÜ’den Büyükşehir Belediyesi’ne İşbirliği Çağrısı

Marmara Denizi sahillerini etkisi altına alan deniz salyası konusunda, Bursa Teknik Üniversitesi’nin (BTÜ) daveti ile Bursa Büyükşehir Belediyesi ekibi ve BTÜ öğretim üyeleri işbirliği toplantısında bir araya gelerek müsilajı ekonomiye kazandırabilmek için çalışmalara başladı. 

BTÜ Rektörü Prof. Dr. Arif Karademir’in ev sahipliğinde yapılan toplantıya; Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Ulaş Akhan, BTÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Beyhan Bayhan, Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Ahmet Aka, Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanı Yıldız Odaman Cindoruk, Park ve Bahçeler Dairesi Başkanı Muhammet Ali Akaç, BTÜ öğretim üyeleri; Biyomühendislik Bölüm Başkanı Prof. Dr. Mete Yılmaz, Çevre Mühendisliği Bölümü'nden Prof. Dr. Mehmet İşleyen, Orman Mühendisliği Bölümünden Doç. Dr. Salih Parlak ve Peyzaj Mimarlığı Bölümü'nden Dr. Kamil Erken katıldı. 

Rektör Karademir: Ekonomiye kazandırabilmek için çalışıyoruz 
BTÜ Rektörü Prof. Dr. Arif Karademir, belediyelerin faaliyet alanlarına giren her konuda topluma faydalı olmak için hizmete hazır olduklarını söyledi. Son dönemde gündemde olan müsilajın doğa afeti olduğunu, sebeplerini ortadan kaldırmanın yanı sıra mevcut duruma da müdahale etmek gerektiğini belirtti. Müsilajın tarımda, hayvan yeminde ve bazı kimyasalların elde edilmesinde ham madde olarak dünyada kullanıldığını anlatan Rektör Karademir, “Biyomühendislik Bölüm Başkanımız Prof. Dr. Mete Yılmaz’ın bu konuda uzun yıllardır önemli çalışmalar yapıyor. Büyükşehir Belediyesi’nin yürüttüğü temizleme çalışmasında elde edilen müsilajı ekonomiye kazandırmak istiyoruz. Müsilaj bir taraftan önemli bir problem gibi görünürken, çiftçinin ürünlerine bereket veren bir gübreye dönüşebilir. Daha yaşanılabilir bir Bursa için Büyükşehir Belediyesi’nin ve yerel yönetimlerin çalışmışlarına bilimsel projelerimiz ve laboratuvar altyapımızla destek olmaya her zaman hazırız” dedi.

Bursa Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Ulaş Akhan ise, bilimsel ve teknik ihtiyaçlar çerçevesinde, araştırma-geliştirme projelerinde BTÜ ile yakın bir işbirliği halinde olduklarını söyledi. Marmara Denizi'nde oluşan deniz salyasının tüm bölgeyi etkilediğini belirten Akhan, alınacak tedbirler ve bir daha meydana gelmemesi için atılacak adımlar hakkında Bakanlık, belediyeler ve akademik çevrenin güzel çalışmaları olduğunu dile getirdi. Bursa ve bölge sahillerinde müsilajı temizleme araçlarıyla toplayarak denizi eski görüntüsüne kavuşturmaya başladıklarını ve bu konuda neler yapılacağını konuşmak adına BTÜ ile görüş alışverişinde bulunduklarını anlatan Akhan, “Büyükşehir Belediyesi ile BTÜ arasında birçok alanda ortam çalışmalar yürütülüyor. Birçok proje hazırlandı. Önümüzdeki günlerde güzel duyurularımız olacak. Katkılarından ötürü BTÜ Rektörü Prof. Dr. Arif Karademir’e ve hocalarımıza teşekkür ediyorum. İnşallah bu ve bunun gibi doğa olaylarının çıkardığı sorunları çözme konusunda bir irade ortaya koyuyoruz” diye konuştu.

Prof. Dr. Mete Yılmaz: Tarım ve başka alanlara kazandırabiliriz
BTÜ Biyomühendislik Bölüm Başkanı Prof. Dr. Mete Yılmaz, mikroorganizmaların oluşturduğu müsilaj yapısı üzerinde uzun yıllardır laboratuvarda çalıştıklarını ve nasıl kullanılacağı konusunda araştırmalar yaptıklarını ifade etti. Bunların çok değerli maddeler olduğunu anlatan Prof. Dr. Yılmaz, “Bunlardan çeşitli ilaç katkı maddeleri elde edebiliyorsunuz. Antiviral ve antibakteriyel özellikleri var. Toprağın özelliklerini iyileştiriyorlar. Tarımdaki verimi artırıyor. Diğer taraftan yıllardır laboratuvarda üretmeye çalıştığımız madde, Marmara'da kendiliğinden doğal olarak tonlarca ürüyor. Bu çevre felaketi olabilir. Sudaki canlılara zarar veriyor. Ama bunu bir şekilde toplarsak ve o içindeki değerli maddeyi ayrıştırabilirsek biyoteknolojiye, tarıma ve başka alanlara kazandırabiliriz. Mudanya kıyılarında ilk görülmeye başladığında biz örneklerimizi topladık. Laboratuvarda öğrencilerimiz bunların karakterizasyonlarını araştırmaya başladı. İçindeki hücrelerin salgıladığı değerli polisakkarit yapısındaki maddeyi diğer maddelerden ayrıştırdılar. Bunların hangi yapılardan oluştuğu, hangi alanlarda değerlendirilebileceği araştırıldı. İlk olarak tarım alanında değerlendirmek istedik. Toprağın özelliklerini iyileştirecek mi? Tarımsal üretimi artırabilecek mi? Biz bunları gübre olarak kullanabilir miyiz? Bunları tarımsal zararlara karşı önleyici madde olarak kullanabilir miyiz? Araştırmalara başladık” dedi.

Yararlı ürüne dönüştürebiliriz
BTÜ öğrencilerinin bu konudaki projelerini TEKNOFEST yarışmalarına da sunacaklarını aktaran Prof. Dr. Yılmaz, Büyükşehir Belediyesi’nin topladığı ürünün bir miktarını kurutup deneylerinde kullanabileceklerini, toprağın özelliklerini iyileştirme konusunda deneme alanı için de Tarım AŞ ile işbirliği yapabileceklerini belirtti. Yılmaz, “Denizde toplandıktan sonra bir yerde çürümeye bırakmak yerine yararlı bir ürün haline getirebiliriz. Çünkü pahalı bir şey. Ürünü laboratuvarda üretmeye çalıştığımız için biliyorum. Mikroorganizmaların oluşturduğu bu tür yapılar, birçok yemek yarışmasında görüldüğü gibi gıdada çok kullanılıyor. Popüler olmaya başladı. Bu tür polisakkarit yapılar gıda, tarım, ilaç sektöründe çok sık kullanılıyor. Bunu bir şekilde ürün haline dönüştürme şansına sahip olabiliriz. Bildiğimiz kadarıyla Türkiye'de bu yaklaşıma sahip sadece biz varız. Deniz salyası çevresel bir sorun ve bu konuda uzman bilim adamlarımız var. Niçin olduğu üzerine de çalışmalarımız olacak ama bizler aynı zamanda yararlı bir ürüne de dönüştürebilmek için çalışıyoruz.” dedi.

Deniz salyasının ekonomiye kazandırabilmesi için yapılan güç birliği toplantısı sonrasında Genel Sekreter Ulaş Akhan ve Büyükşehir Belediyesi ekibi, TEKNOFEST yarışmalarına hazırlanan BTÜ öğrencilerini atölyelerinde ziyaret etti. Öğrenciler geliştirdikleri projeler ve yarışma hazırlıkları konusunda Akhan ve ekibine bilgi aktardı. BTÜ Peyzaj Mimarlığı ürün geliştirme ünitesini de ziyaret eden Akhan, Doç. Dr. Salih Parlak ve Dr. Kamil Erken tarafından geliştirilen ürünler hakkında bilgi aldı. Akhan, yeşil alanlarda çim muadili olarak kullanılabilecek uzun ömürlü ve su ihtiyacı düşük lippia bitkisi ile Bursa bölgesine özgü endemik ve kuraklığa dayanıklı süs bitkilerinin şehir içi peyzajlarda kullanılabilmesi için ortak çalışma yapabileceklerini belirtti.