Dr. Fatma Sarıaslan: Ermenistan İşgale Son Vermeli
Bursa Teknik Üniversitesi (BTÜ) İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi ve Siyasi Tarih Anabilim Dalı Başkanı Dr. Fatma Sarıaslan, Azerbaycan’ın Ermenistan’ın işgali altındaki Dağlık Karabağ’ı kurtarmak için verdiği haklı mücadeleyi değerlendirdi.
Ermenistan’ın yürüttüğü sistematik işgalin planlı ve dış destekli olduğunu belirten Sarıaslan; ‘’Ermenistan’ın 12 Temmuz’da Azerbaycan’ın Tovuz bölgesine yönelik saldırılarıyla başlayan gerginliğin etkileri sürerken, Ermenistan’ın işgal edilmiş Dağlık Karabağ’dan Azerbaycan’ın diğer topraklarına yönelik 27 Eylül’de başlattığı saldırıları ile iki taraf arasında tekrar başlayan çatışmalar devam ediyor. Çatışmaların hemen öncesinde Rusya’nın, 21-26 Eylül’de Çin, İran ve Ermenistan da katıldığı Kafkas-2020 Tatbikatını gerçekleştirdiğini not edelim. Bu durum esasında Rusya’nın müdahil olmadığı bir ortamda Ermenistan’ın böyle bir saldırıyı gerçekleştirmesinin pek de mümkün olmadığını kanıtlar nitelikte.’’
BM Güvenlik Konseyi Ermenistan’ı işgalci olarak tanımlıyor
BM Güvenlik Konseyi’nin almış olduğu bir dizi kararda açıkça Ermenistan’ı işgalci olarak tanımladığına dikkat çeken Sarıaslan; ‘’Azerbaycan’ın Dağlık Karabağ ve çevresindeki 7 rayonu, yıllardır Ermenistan işgali altında. Dağlık Karabağ’ın de facto olarak Ermenistan’da olsa da, de jure olarak Azerbaycan’ın egemenliği altında olduğu BM ve uluslararası toplum tarafından da kabul ediliyor. Nitekim BM Güvenlik Konseyi almış olduğu bir dizi kararda açıkça Ermenistan’ı işgalci olarak tanımlamıştı. 1 Ekim’de Minsk Grubu eş başkanı olan Fransa, Rusya ve ABD yayımladıkları ortak bildiri ile taraflar arasında ateşkesin sağlanması çağrısında bulundular. Azerbaycan’ın işgal edilmiş topraklarının geri alınmasına yönelik başlattığı askeri harekâtla birlikte Türkiye, Azerbaycan’ın yanında olduğunu ve bu harekâtı desteklediğini açıkladı. 9 Ekim’de Putin’in yaptığı çağrı üzerine, Azerbaycan ve Ermenistan Dışişleri Bakanları 10 Ekim’de Moskova’da bir araya geldiler. Lavrov arabuluculuğunda 10 saatten fazla süren görüşmenin ardından "rehine ve cenaze değiş tokuşu için" dört maddelik ateşkeste uzlaşıldı. Buna rağmen Ermenistan Gence’ye füze saldırısı düzenledi ve yedi sivilin ölümüne yol açtı. Ermenistan ise Azerbaycan'ı, Dağlık Karabağ bölgesinde Ermenilerin yaşadığı bölgeleri vurmakla suçladı. Tarafların karşılıklı ateşkes ihlâli suçlamaları üzerine, -saldırıları ilk başlatanın Ermenistan olduğunu göz ardı eden- AB ve Rusya her iki tarafa ateşkes şartlarına uyulması çağrısı yaptı. 12 Ekim’de Ermenistan Dışişleri Bakanı Mnatsakanyan "Azerbaycan'a aktif destek veren Türkiye'nin arabuluculuk yapamayacağını" açıklaması ve yine aynı gün Lavrov’un, Azerbaycan'ın, Dağlık Karabağ'ın geleceğiyle ilgili yürütülen görüşmelere Türkiye'nin de katılması önerisini reddetmesi dikkate değerdi. Ancak Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev’in bir röportajında Türkiye olmaksızın bu sorunun çözülmeyeceğini söylemesi aslında Türkiye’nin bu meseledeki kritik konumunu özetliyor. Ayrıca, Aliyev’in enerji hatlarına düzenlenecek olası bir saldırının yanıtının çok ağır olacağını söylemesi de bir o kadar önemli.” diye konuştu.